Porto Gezi Rehberi
Douro nehrine yukarıdan bakan tepeler üzerine kurulmuş sıcak bir şehirdir Porto. Büyüleyici köprüleri ve şarap mahzenleri ile bilinir kent daha çok. “Atlas Okyanusunun romantik kıyısı” olarak anılır. Nehir kıyısında gün batımını izlemenin keyfi tarih edilemez bir deneyimdir. Dünyanın en güzel yerlerinde, en unutulmaz anları yakalamak isteyen bir gezginseniz siz de, Porto’da gün batımını görmelisiniz. Bir sırt çantası, bir uçak bileti gerek size, gerisi harika bir seyahat.
Şehir Hakkında Genel Bilgi Ve Tarihçesi
Şehrin gerçek tarihi Roma dönemi ile birlikte 4.yüzyılda başlar. Celtic ve Proto kalıntıları, eski kentin kalbinin attığı yerde bulunur. Tarihte ticaret ile bilinmiştir Porto. Roma döneminde öncelikle Lizbon ve bugünkü Braga arasında ticaretin yapıldığı önemli bir liman olmuştur. 14. Ve 15. Yüzyıllar ise Porto tershaneleri, Portekiz filosu için çok önem arz etmiştir. Filonun gelişimine büyük katkı sağlamıştır.
1703 yılında İngiltere ile imzalanan Methuen Antlaşması, iki ülke arasında ticari ilişkilerin gelişmesini sağladı. Aynı zamanda Porto’nun ticari niteliğini de arttırdı. Porto limanının önemi, kentte sanayinin de önem kazanmasını sağlamıştır. Bu sebeple Porto bugün aynı zamanda önemli bir sanayi kentidir. Gelişim sürecinin ardından 18. Ve 19. Yüzyıllarda kent tam anlamıyla bir sanayi şehri statüsüne yükselmiştir. Buna bağlı olarak nüfus artışı yaşanmıştır. 19. Yüzyılda Avrupa’da yaşanan devrimlerin bir etkisi olarak 1820 yılında kentte Porto Liberal Devrimi başlamıştır ve bugüne gelinmiştir.
İklim Ve Sezon
Porto, Akdeniz ikliminin özelliklerini taşımaktadır. Yaz mevsimi ılık ve nemsiz geçerken, kışları yağışlıdır. Yaz aylarında sıcaklık genel olarak 15 derece ile 25 derece arasında seyretse de 35 dereceye varan dalgalanmalar da görülür. Kıyı kesimleri ise bol rüzgârlıdır ve şehir içine göre daha ılıktır.
Gezilebilecek Yerler
Kentte önce Douro nehri ağzında, tepeler boyunca uzanan şehir merkezine uğramalısınız. Burası 2000 yıl öncesinden beri merkez niteliğini koruyor. “Barredo” olarak anılan şehir merkezi 1996 yılında UNESCO tarafından koruma altına alınmıştır. Mimari niteliği yüksek binalar ile çevrili alanda şehrin havasını içinize çekebilirsiniz.
Bunun ardından, Terreiro da Se bölgesinde yer alan Porto Katedralini ziyaret edebilirsiniz. Porto Katedrali 12. Yüzyılda inşa edilmiştir ve şehrin en eski yapılarından biridir. Zaman içerisinde bakım çalışmalarında değişiklikler yaşamış ve ilk haline göre farklılaşmıştır. Mimari açıdan incelendiğinde yapıda Romanesk tarzı görülmektedir. Kare planlı katedralin ön cephesinde bulunan gotik gül pencere 18. Yüzyılda yapılan çalışma sırasında yenilenmiştir. Katedralin önemli bir detayı da dehlizlerde bulunan 18. Yüzyıla ait çinilerdir.
Şehrin en önemli tarihi yapılarından biri de Largo do Priorado bölgesinde yer alan ve 1087 yılında yapıldığı düşünülen Cedofeita Kilisesidir. Bu kilise nadir bir mimarlık örneği olma niteliği taşıyor. Kilisenin cephesinde bulunan sütun ve hayvan figürlerinden oluşan süslemeler, tahminen başka bir yapıdan buraya nakledilmiştir. Son olarak 1930 yılında kilise bir onarımdan geçirilmiştir. Bugün kentin en fazla ziyaretçi alan yapılarından biridir.
Palacio da Bolsa, Rua de Ferreira Borges bölgesinde yer alan adeta mücevher gibi bir yapıdır. Buraya otobüs işe ulaşım sağlanıyor. Yapı “Infante D. Henrique” meydanında yer almaktadır. Meydan ile birlikte UNESCO tarafından koruma altına alınmışlardır. Mimari açıdan neo – klasik tarza sahiptir. 1842 ile 1910 yılları arasında, liberal savaşları sırasında yıkılmış olan bir manastırın yerine inşa edilmiştir. Yapının mücevher gibi kıymetli görülmesinin sebebi, mimari, resim, heykel ve dekorasyon alanının en büyük ustalarının burada çalışmış olmasıdır. Aslında Avrupalı yatırımcıların güvenini kazanma amacı ile inşa edilmiş bir borsa binasıdır. Bu sebeple oldukça gösterişlidir. Bina içerisinde turlar düzenleniyor bazı kısımlar ücretli olarak gezilebiliyor ama Arap Odası olarak adlandırılan oda kesinlikle görülmesi gereken bir bölüm olarak anılıyor.
Clerigos Kulesi, Rua de Sao Filipe de Nery bölgesinde yer alır ve harika bir şehir manzarası için kesinlikle ziyaret edilmelidir. Kule şehrin tam ortasında yer alıyor, ulaşımı kolay ancak dik ve dar merdivenler ile çıkılıyor. 75 metre yüksekliğinde olan kule 1763 yılında yapılmıştır. 240 basamak var ama dar ve dik olmasına rağmen eğer günün ilk ziyaret noktası olarak belirlerseniz burayı merdivenleri çıkmakta zorlanmazsınız. Ancak günün son ziyaret noktası olarak belirlerseniz sizi biraz zorlayabilir. Zirveye çıkıp, gördüğünüz manzara karşısında ise yorulsanız da buna değdiğini düşüneceksiniz.
Elbette ki Porto’nun köprülerini unutmuyoruz. Ponte de Dom Luis I köprüsü, oldukça ünlüdür. Paris’in meşhur kulesi Eiffel’in mimari Gustave Eiffel tarafından inşa edildiği sanılıyor köprünün. Bir söylentiye göre de bizzat kendisi değil öğrencisi Seyring yapmıştır. Ancak bu durum köprünün ihtişamını etkilemiyor. Eiffel Kulesini andıran bir tasarıma sahip olan yapı 1886 yılında inşa edilmiştir. Tamamı çelik konstrüksiyondan yapılmıştır. 394 metre uzunluğundaki köprü, gündüz sadece bir demir yığını gibi görünürken, gece ışıklandırma ile birlikte büyüleyici bir hal almaktadır. Nehir kıyısında, köprüyü görecek bir yerlerde oturup, Porto şarabından yudumlarken, şehrin tam anlamıyla tadını çıkarabilirsiniz.
Köprü çift katlıdır. Böylece yayalarda kullanabiliyor ve harika fotoğraflar çekebilirsiniz buradan. Yaz aylarında festivallerin merkezi de tam burasıdır. Havai fişek gösterileri ile köprü ve çevresi şehrin en canlı noktası haline gelir.
Son olarak Porto’nun ünlü şarap mahzenlerini gezmeden dönmemenizi öneriyoruz. Graham Şarap Mahzenlerini rehber eşliğinde gezebiliyorsunuz ve burada şarabın yapımı, hangi tür şarabın hangi yiyecekler ile tüketilmesi gerektiği gibi konularda bilgi alabiliyorsunuz. Mahzendeki şarap fıçıları ise ayrıca etkileyicidir. Bu fıçılar kesinlikle su ve hava ile temasa müsaade etmiyor. Büyük fıçılar 100 yıl kadar kullanılırken küçüklerinde 50 yıl aynı şekilde kullanılabildiği söyleniyor.
Porto’da çok sayıda tarihi ve ilgi çekici yapı bulunuyor. Gezi süreniz ve ilgileriniz doğrultusunda hepsini gezebilirsiniz. Ayrıca Braga ’ya uğramayı da unutmayın.
Ulaşım
Ülkemizden Porto’ya doğrudan uçuşlar bulunmuyor maalesef ama Lizbon aktarmalı olarak gidebilirsiniz ya da Lizbon’dan tren ile Porto’ya geçebilirsiniz. Yakın zamanda doğrudan uçuşların başlayacağı yönünde de gelişmeler var. Demiryolu ulaşımı kentte çok yaygın olduğu için sorunsuz işleyen bir sistemleri var. Demiryolu seyahatlerinizde endişe duymanıza gerek yok. Şehir içi ulaşımda da en yaygın ulaşım aracıdır metro ve otobüsler. Avrupa’ya kıyasla biraz sönük kalsa da metroları da oldukça kullanışlıdır.
Şehrin Hava Limanı Hakkında Bilgi
Şehrin havalimanı Francisco Sa Carneiro Havalimanıdır. Şehrin 11 km uzaklığında, kuzey kesiminde yer alıyor. Şehir merkezine yakın oluşu bir avantajdır. Buradan otobüs ya da metro gibi ulaşım araçları ile şehrin her noktasına kısa sürede ulaşabilirsiniz. Bu sıcak kente unutulmaz bir seyahat için tek yapmanız gereken uçak bileti alıp küçük bir valiz hazırlamak.
Önemli Komşu Şehir Veya Yöreler
Demiryolu ulaşımı ya da otobüsler ile şehirlerarası seyahat kolaylıkla sağlanabiliyor. Dolayısıyla çevre şehirlere de yolculuk edebilirsiniz. Vaktiniz varsa otobüs ile 3,5 saat süren Lizbon’a da uğramalısınız. Braga ise oldukça yakın bir mesafede yer alan adeta cennet gibi bir yer. Lizbon gibi uzak çevreye gidemeyecekseniz Braga’yı ziyaret etmeyi atlamayın.
Detaylı bilgi için www.ucakbileti.com.tr
