Granada Gezi Rehberi
İhtişamlı El Hamra’nın kenti olarak bildiğimiz Granada, adeta büyüleyici bir kenttir. Kentin merkezinde görülen modern yapı, tarihi bölgelere yumuşak bir geçiş ile bağlıdır. Granada ’da tarihin önemli zamanlarında tanıklık eden yapıları ziyaret ettikten sonra, merkeze gelerek çağ atlayacaksınız. Seyahatiniz boyunca bu zamansal geçişleri hissedebilirsiniz. İspanya gezisinde mutlaka ziyaret edilmesi gereken önemli bir şehirdir Granada.
Şehir Hakkında Genel Bilgi Ve Tarihçesi
Granada, deniz ve dağın buluştuğu bir kenttir. Hem Sierra Nevada dağlarında kayak yapabilir hem de Costa del Sol sahilinde denizin tadını çıkarabilirsiniz. Tarihi değerlerinin yanında modern yüzünden de bahsetmek gerek.
Şehrin diğer isimleri Gırnata ve Grenada ‘dır. Granada ise Nar anlamına gelmektedir. Ülkenin en büyük 13. Kentidir ve ünlü Sierra Nevada Dağlarının eteklerinde, üç nehrin birleştiği bir noktada kurulmuştur.
Granada şehri, en ihtişamlı zamanlarını 1238 ile 1492 yılları arasında Nasri Sultanlığı döneminde yaşamıştır. Devasa kütüphaneleri ile ilim ve kültür başkenti olarak ünlenmiştir. Şehir aynı zamanda İberya Yarımadasında kalan son İslam devletinin başkenti unvanına sahip olmuştur.
1492 yılında devletin yıkılışı ile birlikte bölgede yaşayan hem Müslüman hem de Yahudilere karşı yoğun bir baskı uygulanmıştır. Dünyanın en kıymetli kitaplarını barındıran devasa kütüphane yağmalanmış, inanılmaz bir barbarlık görülmüştür. Bu zulümden kaçan Müslüman ve Yahudiler, Osmanlı İmparatorluğu’na sığınmıştır. Sefarad olarak anılırlar bu bölgenin Yahudi halkı. Kentin tarihinde dikkat çeken en önemli olaydır İslam devletinin yıkılışı ve göç. Bugün o döneme ait çok fazla eser kalmasa da El Hamra sarayı dillere destandır. Dünya üzerinde görülmesi gereken en önemli yapılardan biridir.
İklim Ve Sezon
İspanya’nın önemli kenti Granada, Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. Yazlar sıcak ve kurak geçerken, kışlar ılık ve de yağışlı geçmektedir. Haziran ve Eylül dönemlerinde hava sıcaklığı 21 ile 34 derece arasındadır. Kentin en sıcak ayları Temmuz ve Ağustos aylarıdır. Bu sebeple seyahat tarihinizi netleştirirken, bunu da göz önünde bulundurmalısınız. Seyahat için her mevsim tercih edilebilir düşük sıcaklıklar olmadığı için ancak, kış aylarının da yağışlı olduğu unutulmamalıdır. Kenti ziyaret için en uygun zamanlar, ilkbahar ve sonbahar ayları olacaktır. Hem yazın şiddetli sıcaklıklarına denk gelmezsiniz, hem de kışın yağışı ile zor anlar yaşamazsınız.
Gezilebilecek Yerler
Şehrin gezi noktalarına El Hamra Sarayından başlamak çok doğru olacak. Yapı kırmızı kilden yapıldığı için kırmızı kil anlamına gelen El Hamra ismi verilmiştir saraya. Mağribi döneminden kalma önemli bir eserdir. Mimarisi ile göz doldurmaktadır. İnce işçiliği ile ziyaretçilerini büyülemektedir El Hamra Sarayı. İlk kalesinin yapım tarihi 11. Yüzyıldır. 14. Yüzyıla gelindiğinde ise El Hamra oldukça genişlemiş ve mini bir şehir görünümüne kavuşmuştur. 1491 ile 1492 yıllarında kentin Hıristiyanlar tarafından kuşatılıp ele geçirilmesi ile saray unutulmuş tarihe gömülmüştür. 19. Yüzyıla gelindiğinde ancak Avrupalı gezginlerin dikkatini çekmiştir saray ve bakımın ardından ziyaretçilere sergilenmeye başlamıştır. El Hamra’yı gezmek için en azından 3 – 4 saate ihtiyacınız olacaktır ve bu bölgeye ulaşmak için otobüs hatlarını kullanabilirsiniz.
El Hamra Sarayı’nın hemen karşısında yer alan Albaicin tepesi, Endülüs bölgesindeki, en iyi korunmuş Mağribi mahallesi olması ile dikkat çekiyor. Ancak bölgenin önemi sadece bundan kaynaklanmıyor. Arkeolojik kazılar sonucu, bölgede antik dönemlerden bu yana yerleşim olduğu öğrenilmiştir. Burası oldukça dik yokuşları olan bir tepedir. Gitmeden önce bunu bilerek güne hazırlanmanızı öneririz. Sokakları adeta labirent gibidir. Beyaz badanalı ve çiçekli evleri ile çok estetik bir görüntüye sahiptir burası. 1994 yılında ise Albaicin tepesi UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınmıştır.
Kent merkezine gelindiğinde ilk ziyaret noktası Granada Katedrali olacaktır. Kraliçe İsabel’in emri ile şehrin ele geçirilmesinden sonra, bugünkü Katedralin yerinde bulunan Gırnata Ulu Camisi ya da Cami el – kebir yıkılmıştır ve tam yerine de bu katedral inşa edilmiştir. Katedralin inşa süresi yaklaşık olarak 181 yıl sürmüştür. Mimari niteliği, Toledo şehrindeki katedral ile benzerlik göstermektedir. Oldukça büyük bir yapı olmasına karşın içi mütevazıdır. Sadece dışarıdan görüp, fotoğraflamak ile de yetinebilirsiniz bu yapıyı.
Capilla Real – Royal Chapel, El Hamra’dan sonra kentin en çok ziyaretçi alan ikinci noktasıdır. 1504 yılında burası Kraliyet mezar yeri olarak belirlenmiştir. Bu tarih itibarıyla da ölen kraliyet üyeleri buraya defnedilmiştir. Bugün İsabel ve Fernando ile kızları Juana ve Juana’nın eşi Felibe’nin mezarı burada yer alıyor. Ancak İsabel ve Fernando ‘nun mezarları sonrada buraya taşınmış ve taşınma işleminin öncesinde tahrip edildiği anlaşılmıştır. Yani mezarların onlara ait olduğu kesin değildir. Royal Chapel içerisinde ayrıca kılıç, taç, asa, sancak, ayna gibi pek çok eşya da görülebilir.
Royal Chapel’in hemen yakınında bulunan ve Madrasa olarak adlandırılan yapı Müslümanlar zamanında kullanılmış bir Medrese binasıdır. İki katlı ve sıra sıra balkonları olan bu ince uzun bina çok ilgi çekicidir. Medresenin 14. Yüzyılda Sultan Yusuf tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Ancak yapı zaman içerisinde ilk halinden uzaklaştırılmıştır. 18. Yüzyılda binanın dış görünümünde değişiklikler yapılmış, barok desenler ile tamamen farklı bir havaya sokulmuştur. Buna rağmen yapının içindeki izler halen aynı durumdadır. Besmele ve ayetler, tavanlar, ahşap işlemeler halen göz doldurmaktadır. Yapının mutlaka içini görmelisiniz.
Kentte görülmesi gereken pek çok nokta var ancak ilk sırada yer alanlardan birinden daha bahsetmek gerek. Corral de Carbon adı verilen yapı aslında bir Arap Kervansarayıdır. Sonraları Hıristiyan askerleri tarafından tiyatroya çevrilmiştir. Kervansarayın özelliği ise İspanya’da bulunan ve yıkılmadan günümüze kadar gelebilmiş olan tek kervansaray olmasıdır. Bugün ise Turizm Enformasyon binası olarak kullanılmaktadır bina ve avlusunda yaz geceleri Flamenko gösterileri düzenlenerek turistlerin beğenisi kazanılmaktadır.
Ulaşım
Ülkemizden Granada ’ya doğrudan uçuş bulunmuyor. Madrid, Milano gibi kentlerden aktarmalı olarak ulaşabiliyoruz kente. Madrid aktarmalı olarak gittiğinizde yaklaşık 5 saatlik bir yolculuk yaparsınız. Şehir içinde ise otobüs ve taksiler hizmetinizdedir. Özel araç kiralama şansınız da bulunuyor. Bazı bölgeleri ziyaret etmek için konforlu bir seçenek olabilir özel araç. Çevre merkezlere ulaşımda ise demiryolu en sık kullanılan ulaşım aracıdır.
Şehrin Hava Limanı Hakkında Bilgi
Kentin havalimanı, Federico Garcia Lorca Havalimanı’dır. Granada’lı ünlü şairin ismi verilmiştir buraya. Havalimanının şehir merkezine uzaklığı 17 km kadardır. Bir diğer havalimanı seçeneği, 130 km uzakta bulunan Malaga Costa del sol Uluslararası Havalimanı’dır. Bu havalimanından şehir merkezine ulaşımda otobüs ya da taksi kullanabilirsiniz ve yaklaşık olarak 50 dakikalık bir yolculuk yaparsınız. Her iki havalimanı da cazip seçeneklerdir. Kenti ziyaret etmek için uçak bileti alıp yola çıkmanız yeterli.
Önemli Komşu Şehir Veya Yöreler
Granada ve çevresi, tarihte önemli yer etmiş kentlerdir. Demiryolu ağlarının da gelişmiş oluşu, şehirlerarası ulaşımda kolaylık sağlamaktadır. Özellikle hızlı trenler, sorunsuz yolculuk imkânı sunuyor. Bu sebeple Granada gezinizi uzatıp Sevilla, Madrid ya da Barselona’yı da görebilirsiniz. Bölgenin genelini keşfedeceğiniz, keyifli bir İspanya gezisi yapmış olursunuz. Öncelikle uçak bileti alıp, bölgeye ulaşabilirsiniz. Ardından çevre illere doğru yola çıkmalısınız.
Detaylı bilgi için www.ucakbileti.com.tr
