En Romantik Seyahat Rotaları

En Romantik Seyahat Rotaları

Bazı kentler var ki, aşkınızın tadını çıkarmanıza katkıda bulunuyor. Hem balayı, hem de çiftlerin diğer özel günleri için tercih edilebilecek en romantik seyahat önerilerini listeledik. Yıl dönümü, doğum günü gibi özel zamanları, daha da özel hale getirmek için, bu seyahat önerileri dikkate alınmalıdır. Unutulmaz anılar ve paha biçilemez bir gezi için sadece uçak bileti alıp yola çıkmanız gerekiyor. Çok fazla düşünüp taşınmaya gerek yok. Sevdiğiniz yanınızdaysa, zaten harika bir seyahat geçireceksiniz demektir.

1. Heidelberg

İsminin karşılığı “Romantik Şehir” olan Heidelberg elbette ki ilk sırada yer alıyor bu listede. Klasik Paris ve Venedik önerilerinden uzaklaşmak gerek diye düşünüyoruz. Çünkü romantik olarak nitelenebilecek pek çok harika şehir var. Sadece kiminin ünü Paris ya da Venedik kadar çok duyulmamış.

Heidelberg ’e gelince, yeşiller arasına saklanmış bir masal gibidir adeta. Yeşil tepelerin arasında akıp giden bir nehir ve çevresinde kurulu sakin bir ortaçağ kenti karşılıyor sizi. Heidelberg, şüphesiz ki Almanya’nın en güzel kentlerinden biridir. Tarih ve doğanın bu kadar iç içe olduğu ve bu kadar doğal hali bozulmamış bir kent, nasıl huzur dolu olmaz ki.

Heidelberg, Almanya’nın Baden – Württemberg eyaletinin kuzeyinde yer alıyor. Kente ülkemizden ulaşmak için öncelikle Frankfurt uçak bileti almanız gerekiyor. Frankfurt Havalimanından ise otobüslerle Heidelberg ’e ulaşım sağlanmaktadır. Şehir içi ulaşımda da bisiklet ve tramvaylar en sık kullanılan ulaşım araçlardır.

Heidelberg, masalsı manzarası ile Almanya’nın soğuk ve puslu ülke imajını siliyor adeta. Dünya Savaşlarında tahrip edilmemiş olması sebebiyle koruduğu ortaçağ görünümüyle, Almanya’nın en güzel noktası olarak nitelenmesi boşuna değildir. Filozoflar yolu olarak bilinen Philosophenweg, Heidelberg Şatosu, Marktplatz ve Brücke Köprüsü görülmesi gereken ilk yerler olarak sayılabilir. Gezi süreniz doğrultusunda, Aslan Çeşmesi, Tarihi Üniversite Kütüphanesi, Marstall Mensa ve Haupstrasse Kilisesi’ni de görebilirsiniz. Özellikle gidip bir yapıyı görmekten öte, kentin sokaklarında gezmek bile inanılmaz bir histir bu kentte. Romantik havası, korunmuş tarihi ile iç içe doğası ve huzurundan gelir kentin.

2. Srazburg

Ren nehrinin uzandığı şehirlerin tümünün romantik olduğu söylenir. Strazburg da bu çizgide, Fransa’nın Almanya sınırında yer alan bir kenttir. Tarihinde sürekli Almanya ve Fransa arasında el değiştirerek yıpranmış olan, çekişmelere sahne olmuş olan kentte bugün huzur hissediliyor. Sevdiğiniz ile birlikte, kentin sokaklarında tarihin tozlu sayfaları arasında el ele yol alırken, Petite France ’ta bir rüyanın içine dalacaksınız.

Kentin en romantik noktasından başlamalısınız gezinize. Romantik bir yolculukta, şehrin ilk uğranacak noktası Petite France olmalıdır. Burası, Strazburg’un ilk yerleşim yerlerinden biridir. Petite France, çok iyi şekilde korunmuş bir yerleşimdir. Tarihte, deri imalatçıları ve balıkçılar tarafından kullanılmıştır. 1176 yılında yapımına başlanmış olan ünlü Notre Dame Katedrali de şehrin tam ortasında yer alan, en harika şehir manzarasını görebileceğiniz yerdir.  Katedralin yapımı yaklaşık 200 yıl sürmüştür. 17. Ve 18. Yüzyıllar boyunca da dünyanın en yüksek yapısı unvanına sahip olmuştur. 144 metrelik kuleden, Almanya ’dan İsviçre ’ye uzanan eşsiz bir manzaranın tadını çıkarabilirsiniz sevdiğiniz ile birlikte.

Şehrin tarihi ve kültürel mekânlarını gezdikten sonra, özellikle hafta sonu yerel halkın akın ettiği Orangerie Park ‘ta yürüyüş yapabilir, doğanın tadını çıkarabilirsiniz. Parkta köpekleri ve çocukları ile gezenler, koşanlar ile karşılaşabilirsiniz. Şehir hakkında detaylı bilgi edinmek ve geziniz sırasında aksilik ile karşılaşmamak için hazırladığımız Strazburg Gezi Rehberi ‘nden faydalanabilirsiniz. Strazburg’a ulaşım konusuna gelecek olursak; ülkemizden kente ulaşım çeşitli Avrupa şehirleri üzerinden aktarmalı olarak gerçekleştirilmektedir. Ülkemizden doğrudan uçuş bulunmuyor maalesef. Yine de çok uzak bir coğrafya olmaması avantaj olarak değerlendirilebilir.

3. Viyana

Mozart’ın büyüleyici eserlerinde büyük payı olduğu düşünülen sanatsal şehir Viyana, romantik bir seyahat için çok doğru bir seçimdir. Viyana, her köşesinden sanatın hissedildiği bir şehirdir. Şehirde gezilecek önemli tarihi yapıların pek çoğu merkezde, yürüme mesafesinde bulunuyor.

 İlk ziyaret edilecek yerlerden biri ise 1365 yılında inşa edilmiş olan Aziz Stephan Katedrali olacaktır. Viyana’nın simgesi haline gelmiş olan yapı, şehrin merkezinde Stephanplatz meydanında yer alıyor. Aziz Stephen Katedrali, Roma gotik mimarisinin önemli bir örneği olup Avusturya Dükü IV. Rudolf tarafından inşa ettirilmiştir. Katedral ile ilgili şöyle de bir hikâye bulunuyor. Katedralin çan kulesi, şehrin tamamını görebilecek en yüksek noktası olmuştur uzun yıllar boyunca ve 1534 yılında bir memur görevlendirilir burada nöbet tutması için. Memurun görevi, Osmanlı akıncılarının geldiğini görüp çan çalarak şehre haber vermektir. Bu uygulama 1956 yılına kadar da sürmüştür. 1956 yılına dek Osmanlı tehlikesi olduğuna inanılmıştır.

Şehrin simgesi haline gelmiş yapılardan sürdürürsek gezimizi, yüzyıllarca şehrin sahibi olan Habsburg hanedanına ait, Hofburg Sarayı pek çok yöneticiye de ev sahipliği yapmış, şehrin en önemli yapılarından biridir. Hofburg Sarayı daha çok kışlık malikâne olarak kullanılmıştır ve bugün kapsamında 4 milyondan fazla kıymetli eser sergilenmektedir. Hanedanın yazlık malikâne olarak kullandığı, Schönbrunn Sarayı da yine kıymetli eserlerin sergilendiği, önemli bir yapısıdır şehrin.

Viyana’da romantik bir tatil için izlemeniz gereken ulaşım yolu ise şöyledir. Şehre ulaşımda elbette ki en mantıklı seçenek havayolu ulaşımı olacaktır. Viyana havalimanına İstanbul üzerinden doğrudan ulaşabilirsiniz. Viyana Havalimanı şehir merkezine sadece 20 km uzaklıkta bulunuyor Bu mesafeyi de sunulan çeşitli imkânlarla sağlayabilirsiniz ya da özel araç kiralayabilirsiniz.

4. Bruges

Bruges, Belçika’nın kuzeyinde yer alan, II. Dünya Savaşı’nın zarar veremediği yani büyüsünü kaybetmemiş bir kent. Ortaçağ mimarisini muhafaza etmiş kent, romantik bir tatil için ilk sıralarda gösteriliyor. Bruges ’ta yapmadan dönmemeniz gereken etkinlik kanal turudur. Tarihin içinde akıp giden kanallarda tekne turu yapabilir, rehberden şehir ile ilgili detaylı bir anlatım dinleyebilirsiniz. Tekne turlarında bulunan rehberler hem İngilizce hem de Fransızca bilgilendirmeler yapıyorlar.

Belçika’nın Venedik’i benzetmesinin yapılması boşa değildir bu şehir için. Harika mimarisi, kanalları, kuğuları ile mutlu olmamanıza imkân tanımayan bir kenttir Bruges. Sevdiğiniz ile birlikte, kentin günlük eğlencelerine tanık olmak için, Markt ve Burg meydanlarında zaman geçirebilirsiniz. Her şehirde olduğu gibi Bruges ’da da bu iki meydan, şehrin kalbini oluşturur ve çeşitli eğlencelere festivallere sahne olur. Markt meydanında fayton gezisi yapma imkânı da var üstelik. Tarihte fayton ile gezintiye çıkabilirsiniz. Romantik bir seyahat olarak planlanmış bir Bruges gezisinde, “Aşk Gölü” olarak Türkçe ’ye çevrilen Minnewater ‘da çimlere uzanıp, sevdiğiniz ile huzuru hissetmezseniz olmaz. Yeşilin içine özenle yerleştirilmiş kuğular ve tarihi yapılar ile adeta bir tablo gibi bu park alanı.

Bruges ’a ulaşım, ülkemizden doğrudan sağlanamıyor. Bu sebeple ülkemizden Brüksel, Antwerp, Gent ya da Amsterdam gibi şehirlere doğrudan uçarak, bu şehirlerden tren ile Bruges ’a varabilirsiniz. Şehir içi ulaşımda, en rahat olan araç bisiklettir. Şehir genelinde de çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Merkez ve yakın çevresinde, rahat bir ulaşım için bisikleti tercih edebilirsiniz. 

Detaylı bilgi için www.ucakbileti.com.tr